Ramazan Bayramı öncesinde çikolata, tatlı ve şekerlemeler raflarda yerini aldı. Bayramda tüketime sunulan çikolatalar, birçok perakende satış noktasında kutular içerisinde, kiloyla veya paketlenmemiş olarak farklı çeşitlerle satılıyor. Gıda Laboratuvarları ve Gıda Denetçileri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr.Selman Bahadır Orhan, özellikle paketlenmemiş çikolatalarda içeriğe yönelik uyarıda bulundu, sahte çikolatalara dikkat çekti. Çikolata olarak satışa sunulan birçok üründe çeşitli ucuz yağ, aroma vericiler ve kimyasal maddeler bulunduğunu belirten Orhan, bu tarz ürünlerin insan sağlığına yönelik riskleri hakkında da bilgi verdi.
“AÇIK ÇİKOLATA UYARISI”
Orhan, “Kaliteli çikolata alabilmemiz için her zaman söylediğimiz gibi etiket incelemesi muhakkak yapmalıyız. Açık çikolatalardan, açık gıdalardan mümkün mertebe uzak kalmalıyız. Tekli çikolata satılıyorsa bile muhakkak ki etiketli olmasına, çizgi barkod haricinde esas QR dediğimiz kare barkodlardan olmasına ve bunlardan izlenebilirliğini takip etmemiz lazım. Çünkü Türk gıda kodeksine göre sınırları belirlenmiştir. Bu belirlenmeye göre de çikolatalarımızda hileye olabildiğince önüne geçelim. Dolayısıyla biz istiyoruz ki muhakkak ki izlenebilirliği olan barkodlu, kutu içerisinde çikolataları tercih etmeleri ve etiket üzerini muhakkak okumalarını herkesin kendisinin denetçi olmasını, bu anlamda aldığı gıdanın önce kendisi denetlenmesini eğer aykırı bir şey çıkarsa da bizim oralarda Tarım Bakanlığı üzerinden bunların izlenebilirliği ve gerekli cezai yaptırımları yapılabilecek incelemeleri yapma hakkımız doğmaktadır. “ dedi.
KOKOLİN, SENTETİK TATLANDIRICI, PALM YAĞI…
Orhan, “Her konuda olduğu gibi; çikolata bir gıda maddesidir ve pahalı bir gıda maddesidir. Pahalı olduğu için de hileye fevkalade açık bir gıda maddesi haline gelmektedir. Peki ne olabilir? Kakao yerine malum dünyada şu anda kakao fiyatları çok yükseldi. Kokolin, sentetik tatlandırıcılar katılabilmekte, içerisine fıstık gibi, çam fıstığı gibi özellikle çok pahalı olan gıda maddeler yerine hile ve tahşiş edilmiş başka lezzetlerle o lezzeti oluşturmak üzere ilave edilerekten yapılan tatlandırıcılar koruyabilmekte. İşte bunların yapılabilmesi için muhakkak ki o etiketin üzerinde olması lazım. Tabi ki kokolin de bir gıda maddesi, ama kakao fiyatına satılmamaktadır. Siz onu çikolata diye satarsınız, çikolata farklı gıdalardır. Bunların gıda kodeksinde tanımlamaları da farklıdır.” dedi.
Orhan, “Elbette ki vatandaş ben de çikolata aldım diyor, diğeri ben de çikolata aldım diyor. Fiyatlar çok uçurum olabiliyor ve aynı damak tadına ulaşamıyorsunuz. Malum içerisine katılan yağlardan işte trans yağlarına varıncaya kadar ki bu gıda kodeksimizde yasaklanmıştı. O trans yağların katılmaması lazım. Fakat, ucuz olduğu için ucuz elde edebilmek için maalesef onlar katılabilmektedir. Elbette ki Palm yağları da bu grupta yani ucuz netice itibariyle kakao yağının yanında çok daha ucuz ve katılabilmekte. Vatandaşımızın muhakkak ki üstüne basaraktan altını çizerekten söylüyoruz. Muhakkak etiketli gıdalara yönelmeleri. O etiketlerin üzerini okumalarını rica ediyoruz. Özellikle QR kod dediğimiz kare kodlu etiketlere daha çok yönelmeleri şart. Çünkü izlenebilirlik adına çizgi barkoddan ziyade QR kodlu gıdalar daha iyi izlenebilir veri vermektedir. Hangi parti numarasına varıncaya kadar sonuçlar çıkmaktadır. Zaten, tekli çikolata satışı esasen yasak. Tekli çikolata varsa, satılacaksa bile o tekli çikolatanın üzerinde muhakkak barkod olmak zorunda. Yani açıktan tekli çikolata satılması 2006’daki gıda düzenlemesine göre yasaklandı. Onun için muhakkak ki izlenebilirlik için barkodlu olmak zorunda” şeklinde konuştu.
“İLERLEYEN YAŞLARDA DAMAR SERTLİĞİ DE YAPAR”
Selman Bahadır Orhan, “Bu tür gıda maddelerinin içerisindeki trans yağlardan, palm yağlarından bahsettiğimiz hadiselerin, çoğu bizim kolesterol diye adlandırdığımız vücuttaki kötü kolesterol diye adlandırılan LDL kolesterolün fevkalade yükselmesine sebebiyet vermekte. Nitekim çocuk yaşta daha kolestrol sorunu mu olur? Elbette ki oluyor. Aşırı bu tür trans yağ içeren çikolataların tüketilmesi maalesef ki çocuklarda dahi kolesterol rahatsızlıklarının ortaya çıkmasına sebebiyet vermekte. İlerleyen yaşlarda damar sertliğinden, tansiyonundan, kalp rahatsızlığına varan sonuçlara gidebilmekte. Çünkü unutmayalım ki ne yiyorsak oyuz. Biz bu bozuk gıdalar tahşiş edilmiş gıdaları alıyorsak insan ömrü uzamaz tam tersi kısalır. Hayat kalitemiz de düşer. Evet, kolesterolün çözümü vardır ama siz artık o saatten sonra diyabet, şeker kolesterol, tansiyon gibi rahatsızlıklardan dolayı başka ilaçlar kullanarak da hayatınızı sürdürürsünüz. Altını tekrar çiziyorum, etiket, etiket” dedi.
GÜNDEM
02 Aralık 2024SPOR
02 Aralık 2024GÜNDEM
02 Aralık 2024SPOR
02 Aralık 2024SPOR
02 Aralık 2024GÜNDEM
02 Aralık 2024GÜNDEM
02 Aralık 2024